14 Ağustos 2009 Cuma



Sevgili blog,



Nihayet kavuştum sana. Günlerdir şu malum "blogger'a erişim engellenmiştir" engelini nasıl delerim diye debeleniyorum. Bilgisayardan bu kadar anlıyorum işte. Neyse ki severek takip ettiğm "mutfakta zen" in önerdiği yol işe yaradı. Benim gibi yasak madurları varsa duyurulur.



Kızlarım bir haftadır annanelerinin yanında yazlıkta. Ev suyu çekilmiş değirmen gibi. Sabahları onları koklamadan işe gelince bitkin ve keyifsiz oluyorum. İnanırmısınız bir haftadır yemek yapmak bile içimden gelmiyor. Oysa mutfak benim en büyük zevkim. İşten gelip yıkanıp arındıktan sonra doğru mutfağa. Keserken , karıştırıken, tadarken kafamı dağıtırım. Hiç ölçüm tarifim de yoktur. Tadına, kokusuna, kıvamına göre ayarlarım malzemeyi de, dozunu da. Allah'a çok şükür kendi tarzıma göre bir mutfağım var. Oturma odası ile beraber olduğundan hem yemek yapıp hem sağa sola laf atmak, çocukların derslerini takip etmek, televizyona kulak misafiri olmak ta mümkün. Büyük kızım tam benim kafadan. Hem becerikli, hem gurme. Eline bıçaktı, kaşıktı pek yakışıyor. Küçük de abladan geri kalmaz. Anlayacağınız bizim ev yaşantımızın çoğu mutfakta geçiyor. Sevgili eşim sağ olsun, yemek konusunda hiç eziyet etmez. Ama güzel bir sofrayı da iltifatsız bırakmaz. Eh eskilerin deyişi ile marifet de iltifata tabidir. Velhasıl bir haftadır mutfağın da tadı yok.

Neyse ki bu gün dönüyorlar. İnşallah keyifli mutfak anları tekrar başlayacak..

Bu arada zevkle takip ettiğm mutfak siteleri aşağıda takip etmek isteyenlere duyurulur:



mutfakta zen

portakal ağacı(sahi kaç zamandır nerede ?)

tarçının mutfağı

kedili mutfaklar

ev cini

kuzine

neşeli yemekler

organiğin gücü adına

yoğurtland

2 yorum:

kubra zeynep kara dedi ki...

:) hasret bitmiş pekde iyi etmiş.
hoşgeldin :)
hayırlı hafta sonları

ELİF dedi ki...

Hoşgeldiniz....