22 Ekim 2010 Cuma

SONBAHAR


Evimin karşısındaki sitenin büyük ve bakımlı bir bahçesi var. Manzarası onlardan çok bize yarıyor. Pencereyi açınca direk bahçeyi görüyorum. Bahçenin ortasında ne ağacı olduğunu bilmediğim tek ve görkemli bir ağaç var. Şiirlere konu olan cinsten..Yaprakları sararmaya başladı.Serin rüzgar okşadıkça gövdesini, narin yapraklarını nazlı nazlı bırakıyor yeşil çimlerin üzerine.Sonbahar gelince hergün bahçeyi temizleyen Sefer Bey de bırakıyor herşeyi oluruna.. İyiki de öyle yapıyor.. Yemyeşil çimlerin üzerinde sarı- kahverengi yapraklar..doyumsuz bir görsel şölen..Sarmaşıklar kızarmaya başladı.. 10-15 günde bordonun en tatlı tonları ile şenlenecek gözümüz, gönlümüz..Aklıma takılmış ..Teoman'dan "İstanbul'da sonbahar"....mırıldanıyorum..Hüzün mü sonbaharın getirdiği.. Hayır, dingin bir mutluluk , belki huzur.. Bu anın büyüsü bozulmasın istiyorum...

Hiç yorum yok: